Rahmân ve Rahîm olan ALLAH Subhânehû Ve Teâla 'nın ismiyle Hamd, Alemlerin Rabbi olan ALLAH Subhânehû Ve Teâla 'ya mahsustur. O'na hamd eder, O'ndan yardım ve mağfiret dileriz.
Fıkıh ilmi, insanın kendi yararına ve zararına olan şeyleri bilerek dünya ve ahiret mutluluğuna ulaşmasını amaçlar. İnsanın yaratıcısına, kendine ve diğer insanlara karşı hak ve sorumluluklarını öğretir. Adaletli, huzurlu ve istikrarlı bir toplum oluşmasına katkı sağlar. İnsanlar arası ilişkileri yaratılışta eşitlik ve esasına dayanır.
Fıkıh ilmi, İnsan haklarının neler olduğunu açıklar ve bunların korunmasına dair ilkeler koyar. İnsanlar arası ilişkilerin olumlu yönde ilerlemesine katkıda bulunur. Ayrıca Fıkıh ilmi, hayatı kolaylaştırıcı kuralları öğrenmemizi sağlar.
Peygamberimiz (s.a.v.) Buyuruyor:
ALLAH, hakkında hayır dilediği (sevdiği) kimseyi, dinde fakih (fıkıh bilgini) kılar. (Buhârî – Müslim)
Fıkıh, dînî emirleri ve yasakları derinlemesine kavrayıp bilmek ve anlamak demektir. Fıkıh bilginlerine fakih denir, çoğulu fukâhadır ve fukâhaların en üstünü müctehidlerdir. Fıkıh ilminin kaynağı “Edille-i Şeriyye” yani Kur’an, sünnet, icmâ-i ümmet ve kıyas-ı fukâhadır.
Fıkıh ilmi, insanın kendi yararına ve zararına olan şeyleri bilerek dünya ve ahiret mutluluğuna ulaşmasını amaçlar. İnsanın yaratıcısına, kendine ve diğer insanlara karşı hak ve sorumluluklarını öğretir. Adaletli, huzurlu ve istikrarlı bir toplum oluşmasına katkı sağlar. İnsanlar arası ilişkileri yaratılışta eşitlik ve esasına dayanır.
Fıkıh ilmi, İnsan haklarının neler olduğunu açıklar ve bunların korunmasına dair ilkeler koyar. İnsanlar arası ilişkilerin olumlu yönde ilerlemesine katkıda bulunur. Ayrıca Fıkıh ilmi, hayatı kolaylaştırıcı kuralları öğrenmemizi sağlar.
Peygamberimiz (s.a.v.) Buyuruyor:
ALLAH, hakkında hayır dilediği (sevdiği) kimseyi, dinde fakih (fıkıh bilgini) kılar. (Buhârî – Müslim)
Fıkıh, dînî emirleri ve yasakları derinlemesine kavrayıp bilmek ve anlamak demektir. Fıkıh bilginlerine fakih denir, çoğulu fukâhadır ve fukâhaların en üstünü müctehidlerdir. Fıkıh ilminin kaynağı “Edille-i Şeriyye” yani Kur’an, sünnet, icmâ-i ümmet ve kıyas-ı fukâhadır.
Fıkıh İlmi Genelde Dört Ana Bölümden Oluşur;
1.Bölüm: Namaz, oruç, zekat, hac ve cihad gibi ibâdetlerle ilgili konuları
içerir.
2.Bölüm: Evlenme, boşanma, mehir, nafaka, iddet, süt kardeşliği ve mahremler gibi aile hukuku ile ilgili konuları içerir.
3.Bölüm: Alış-veriş, borçlanma, fâiz, kira, ortaklık (şirket) ve miras gibi müslümanların ekonomik ve sosyal yaşantıları ile ilgili konuları içerir.
4.Bölüm: Yüce dinimizde yasaklanan, içki, kumar, zina, hırsızlık, yol kesicilik, iffetli kadınlara iftira, yaralama, adam öldürme ve dinden dönme gibi suçların cezaları ile ilgili konuları içerir. Müslümanların, haramlardan titizlikle sakınıp ibâdetlerini bilinçli bir şekilde yapabilmeleri ve her konuda İlâhi emirler doğrultusunda yaşayabilmeleri için öncelikle fıkıh ilmini öğrenmeleri şarttır. Aksi halde sevap işleyeyim derken günaha girebilir ve emekleri boşa gidebilir.
Fıkıh, sözlükte bir “şeyi derinlemesine bilmek ve kavramak anlamına gelir.” Terim olarak ”kişinin günlük hayatında faydasına ve zararına olan şeyleri bilmesidir.” Fıkıh kelimesi Peygamberimiz (s.a.v)’ nin vefatından sonra özel bir anlam kazanmış ve bir ilim dalı olmuştur.
Fıkıh ilmi ile uğraşan; ayet ve hadis gibi delillerden herhangi bir konuyla ilgili dini hüküm ortaya koyabilme yeteneğini sahip kimseye “Fakih” denir. Bu anlamda fıkıh ile içtihat, fakih ile müçtehit aynı anlamda kullanılmıştır.
Fakih, fıkhın kaynakları olan Kur’an ve sünnet üzerinde düşünerek doğruyu yanlıştan, faydalıyı zararlıdan ayırt etmeye yarayacak ilkeler ve hükümler çıkarmaya çalışır.
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor:
Bir kimse ALLAH ’ın dininde tefekkuh eder (fıkıh ilmini derinlemesine öğrenir) se, Allah o kimsenin her işine yeter (kolaylaştırır) ve onu ümit etmediği yerden rızıklandırır. (Râmûz’ül-Ehâdis) ALLAH ’ın dininde tefekkur eden yani fıkıh ilminde uzmanlaşan âlimler yedi tabakadır;
1-Mutlak müctehidler: Bunlar koymuş oldukları usül ve kurallar doğrultusunda Edille-i Erbaa (Kitab, sünnet, icmâ-ı ümmet ve kıyası fukâha) dan hüküm çıkaran ve başkasına bağımlı olmayan, İmâm-ı Ebû Hanîfe, İmâm-ı Mâlik, İmâm-ı Şâfî ve İmâm-ı Ahmed İbni Hanbel gibi müctehidler.
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor:
Bir fıkıh âlimi, şeytana karşı bin cahil âbid (bilinçsizce ibâdet eden) den daha çetin (dirençli) dir. (Tirmizî – İbni Mâce)
Günümüzde mikrofonu eline alan ve ekrana çıkan herkes sorumsuzca din adına konuştuğu için tabii olarak müslümanların kafası karışmakta ve inançları sarsılmaktadır. Çünkü ekrana çıkıp din adına konuşanlar arasında yetkisiz ve yeteneksiz kimseler olduğu gibi, akademik ünvanın arkasına sığınan art niyetli sapıklar da olduğundan, ülkemizde gerçekten bir fetva kargaşası yaşanmaktadır.
Fetva kargaşasından kurtulmak ve gerçek fıkıh ilmini öğrenmek için
özellikle yaşantısı ile sözüne güvenilir gerçek din âlimlerinin sohbetlerinden yararlanalım, ayrıca güvenilir fıkıh kitaplarını (İslâm ilmihallerini) yavaş yavaş ve içimize sindire sindire okuyup anlamaya çalışalım.
İşte böylece biz İslâm fıkhının hükümlerinin, insanın muhtaç olduğu her alanı kapsadığını, fert ve toplum hayatının bütün yönleriyle ilgilendiğini görüyoruz.
Hamd âlemlerin rabbi olan ALLAH Subhânehû Ve Teâla 'ya mahsustur. Salât ve selâm yaratılmışların en hayırlısı Muhammed sallallâhu aleyhi ve sellem'in, âlinin ve ashabının üzerine olsun.
Yorum yazarak Cesur ve Tarafsız Haber Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Cesur ve Tarafsız Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Cesur ve Tarafsız Haber editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Cesur ve Tarafsız Haber değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Cesur ve Tarafsız Haber Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Cesur ve Tarafsız Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Cesur ve Tarafsız Haber editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Cesur ve Tarafsız Haber değil haberi geçen ajanstır.